Ailenin Büyüklüğüne Göre Aile Tipleri
Bu sınıflamada aileyi oluşturan üye sayısı ve akrabalık ilişkileri esas alınmaktadır. Büyüklüğüne göre aile, Büyük Aile ve Küçük Aile olmak üzere iki ana kategoride incelenmektedir.

Büyük Aile
Çoğunlukla kırsal kesimde yaşayan, ekonomik ve kültürel değerlerle şekillenen, akrabalık ilişkileri güçlü, üye sayısı kalabalık bir aile birimidir. Geleneklere bağlı bir yaşamın hüküm sürdüğü bu aile tipi, yapılanma biçimine göre geniş aile ve birleşik aile olmak üzere iki şekilde görülür.
Geniş Aile: Birden fazla kuşağın ve akrabalık ilişkilerinin yaşandığı, aynı gelirin aynı sofranın paylaşıldığı, oldukça kalabalık bir aile biçimidir. Ailede yaşayan üyelerin özelliğine bağlı olarak bu aile; dikey ve yatay geniş aile şeklinde yapılandırılmıştır.
– Dikey geniş aile; baba, oğul, torun gibi üç kuşağın bir arada yaşadığı bir aile modelidir. Evli oğulun eş ve çocuklarıyla birlikte yaşadığı bu aile yapısı ülkemizde, özellikle kırsal kesimde oldukça yaygındır.
– Yatay geniş aile ise; bütün akrabalık ilişkilerinin yer aldığı bir aile tipidir. Ana baba ve çocukların yanı sıra büyükanne, büyükbaba, amca, hala, dayı, teyze gibi akrabalar bir arada yaşar. Ortak mülkiyet ilişkilerinin de şekillendirdiği bu aile tipinde koruyuculuk ve kollayıcılık geleneğinin gereği olarak, parçalanmış ya da tamamlanmamış aile üyeleri yaşamını bu baba evinde sürdürür.
Birleşik Aile: Evlenen bütün oğulların eş ve çocuklarıyla baba evinde birlikte yaşamaları ile şekillenir. Aile bütünlüğü kapsamında birden fazla çekirdek aile bulunur. Bu aileleri bir arada tutan nedenler büyük ölçüde ekonomiktir. Zamanla ekonomik bağımsızlığını kazanan aileler baba evinden ayrılıp ayrı bir eve çıkabilirler. Ancak ayrı evde oturdukları halde, sosyal ve ekonomik bakımdan aileden kopmamış, aynı tencereden yiyen, sadece fiziksel bir ayrılmanın söz konusu olduğu bu aile tipi ülkemizde oldukça yaygın görülür.
Küçük Aile
Üye sayısı sınırlı, büyük aileye oranla akrabalık bağları daha zayıf çoğunlukla kentsel alanlarda yaşayan bir aile tipidir. Bu aile yapısının en tipik örneği çekirdek ailedir. Ancak parçalanmış ve tamamlanmamış aile yapıları da bu kategoride ele alınmaktadır.
Çekirdek Aile: Anne baba ve evlenmemiş çocuklarından oluşur. Çağımızın bağımsız modern aile yapısını temsil etmekle birlikte kimi zaman daha büyük bir ailenin alt birimi olarak da görülebilmektedir. Çekirdek aileyi oluşturan eş ve çocuklar ayrı bir evde otururlar. Bağımsız bir geliri paylaşırlar. Karı koca ilişkileri genelde eşitlikçidir. Sorumluluk ve yükümlülükler aile üyeleri arasında paylaşılır. Yapılan araştırmalar, bütün çağlarda en yaygın aile tipinin çekirdek aile olduğunu ortaya koymaktadır.
Parçalanmış ya da Tamamlanmamış Aile: Ayrı yaşama, boşanma, kayıp ve ölüm gibi nedenle, aile yapısındaki değişime bağlı olarak ortaya çıkan aile yapısı parçalanmış aile olarak tanımlanmaktadır. Yalnız yaşayan erkek ya da kadın, ayrılıklar sonucu ebeveynlerden yalnızca biriyle yaşayan çocuk çocuklar tamamlanmamış aile olarak kabul edilmektedir. Sözü edilen bu her iki aile tipi de küçük aile grubunda değerlendirilmektedir.
Ekonomik ve kültürel değerlerle ilişkili olarak parçalanmış ya da tamamlanmamış aile yapısı, batı toplumlarına kıyasla ülkemizde daha az görülmektedir. Kent kır açısından ele alındığında ise kentlerde daha yaygın olduğu söylenebilir. Bu durum güçlü akrabalık ilişkilerinin doğal bir sonucu olarak yorumlanabilir.
Örneğin; ülkemizde eşini kaybeden ya da eşinden ayrılan kadın, hele de ekonomik bağımsızlığı yoksa çoğu zaman çocukları ile birlikte baba evine sığınmak durumunda kalmaktadır.
Yine ülkemizde kültürün şekillendirdiği geleneksel ilişkiler dokusunda evlilik, iş ve eğitim gibi zorunlu nedenler dışında, hangi yaşta olurlarsa olsunlar çocukların baba evinden ayrılıp bağımsız yaşamaları pek kabul görmemektedir.
Ailedeki Yönetim Şekline Göre Aile Tipleri
Aile içindeki yetki ve otoritenin kullanım şekli, ailedeki yönetim yapısının başlıca belirleyicisidir. Bu bağlamda aile yapıları üç ana başlıkta incelenmektedir.
Ataerkil Aile
Ülkemizde, özellikle kırsal kesimde yaygın biçimde görülen bu aile yapısında evin en yaşlı erkeği evin reisidir, geniş hak ve yetkilere sahiptir. Ailenin diğer üyeleri ona ve onun verdiği kararlara itaatle yükümlüdür. Geleneksel büyük ailelerde yaygın olan bu yönetim biçimine geleneksel değerlerin yaşatıldığı bazı çekirdek aile yapılarında da rastlanmaktadır.
Anaerkil Aile
Çok da yaygın olmayan bir aile yapısıdır. Ataerkil ailede yaşlı erkeğe verilen hak ve yetkiler bu aile yapısında büyük anne ya da anneye verilmiştir. Ona bu gücü veren büyük ölçüde ekonomik bağımsızlığı veya mal varlığıdır. Ülkemizde en az görülen aile yapılanmasıdır.
Eşitlikçi Aile
Günümüzün çağdaş aile tanımına uyan, yetki ve sorumlulukların eşler arasında eşit olarak paylaşıldığı demokratik bir aile modelidir. Aileyi ilgilendiren kararlara aile üyelerinin tümü katılır. Sosyal ve ekonomik değişimlere bağlı olarak bu yapıdaki ailelerin sayıları her geçen gün artmaktadır.
Ailenin Yaşadığı Yere Göre Aile Tipleri
Ailenin yaşadığı yerleşim yerinin özelliği ve sosyal konumu, ailenin yapı ve ilişkileri ile yaşam biçimine yansımakta, buna bağlı olarak da aile yapılarında çeşitlilik gözlenmektedir.
Ailenin yaşadığı yer ölçüt alındığında, kırsal aile, kentsel aile ve gecekondu ailesi olmak üzere üç tür aile yapısının var olduğu kabul edilmektedir. Şimdi bu ailelerin genel özelliklerini, benzerlik ve farklılıklarını inceleyelim.
Kırsal Aile
Tarım ve hayvancılık, kırsal ailenin başlıca geçim kaynağıdır. Ortak gelirin aile üyelerini bir anıda yaşamaya zorlaması sonucu büyük ve ataerkil yapı kırsal kesimde uzun yıllar varlığını korumuştur. Kırsal ailede, baba soyuna dayalı bir ilişki yapısı vardır. Ailede üye sayısı ortalama 6-9 arasında değişir. Ailede çocuk, işgücü ve sosyal güvence unsuru olarak görülür. Gerek ailenin kuruluşu, gerekse yaşatılmasında gelenek, görenek ve törelerin etki gücü oldukça yüksektir.
Akrabalık ve komşuluk ilişkileri ile yardımlaşma ve dayanışma kentlerden farklı bir özellik taşır.1960’lı yıllara kadar süren oldukça homojen özellikteki bu geleneksel yapı, ekonomik ve sosyal değişme ile birlikte yeni boyutlar kazanmıştır. Günümüzdeki köklü ve hızlı değişim kırsal ailede heterojen bir yapıya neden olmuş, bu durum kırsal kesimde farklı aile yapılarını ortaya çıkarmıştır. Bir yandan geleneksel geniş ailelerin yerini çekirdek aileler alırken öte yandan ataerkil yapılanmanın yeni nesil üzerindeki baskısı azalmıştır. Böylece kırsal aile bir taraftan geleneksel ilişkiler içinde varlığını sürdürürken diğer taraftan da ekonomik ve kültürel yönden dünya ile bütünleşerek yeniden yapılanma sürecine girmiştir.

Aile planlaması konusunda sürdürülen planlı etkinlikler sonucu aile planlaması kavramının benimsenmesiyle ailedeki çocuk sayısı giderek azalmakta eğitim ve iş nedeniyle göçler ve ayrılıklar hane halkı sayısında düşüşe neden olmaktadır. Kısacası kırsal aile her geçen gün geleneksel kalıpların dışına çıkmaktadır. Şüphesiz bu değişimde teknolojinin, ulaşım ve iletişim alanındaki gelişmelerin de payı büyüktür.
Gecekondu Ailesi
Türkiye’nin gündemine 1950lerden sonra giren, iç göçlere bağlı olarak ortaya çıkmış, kendine özgü yaşam biçimiyle varlığını sürdüren bir aile tipidir. Gecekondu ailesi, toplumsal değer ve tutumları bakımından bir ucu köyde, öbür ucu kentte, iki aile tipi arasında bir geçiş ailesi durumundadır. Bu ailelerde hem kırsal kültürün ve yaşamın geleneklerini sürdürme hem de kent yaşamına ayak uydurma çabası birlikte görülmektedir. Gecekondu ailesinde evlenme yaşı kırsal ailedekinin üstündedir. Genç nüfusa sahip olan aileler çoğunlukla çekirdek aile yapısındadır. Akrabalık, komşuluk ve hemşerilik ilişkileri oldukça güçlüdür. Yerleşim bölgeleri büyük kent çevresinde genellikle kent hukuku dışı alanlardır. Çoğu zaman kamu hizmetlerinden yararlanma güçlüğü ve alt yapı sorunları nedeniyle aile kentin nimetlerinden gereği gibi yararlanamamaktadır.
Gecekondu ailesinde eğitim düzeyi düşük, işsizlik oranı yüksektir. Kadının statüsü köye kıyasla yüksektir. Gecekondu ailesi kentle etkileşim sonucu her geçen gün kent ailesinin özelliklerine daha çok yakınlaşmakta ve ailenin genç üyeleri kentli yaşamı daha kolay benimsemektedir.
Kent Ailesi
Bu aile tipinin en önemli özelliği, çekirdek aile yapısında ve bir tüketim birimi olarak örgütlenmiş olmasıdır.
Evlenme yaşı gittikçe yükselmekte ailedeki üye sayısı ise düşmektedir. Uzun öğrenim yıllan iyi iş ve yüksek yaşam standardı beklentisi evlenme yaşını yükseltmiştir. Kentlerde farklı kültür gruplarının bulunması nedeniyle aile yapılarında farklılıklar gözlenir. Eğitim düzeyi, geçim kaynaklan, yaşam tarzları ve aile ilişkileri bu farklılıkların başlıcalarıdır. Ailenin geleneksel işlevlerinden pek çoğu, bu alanda hizmet veren kurum ve kuruluşlarla paylaşılmaktadır. Günümüzde ailenin geçimini sağlamak yalnızca erkeğin sorumluluğu olmaktan çıkmış, kadının çalışma yaşamına girmesi ile birlikte rol paylaşımı olgusu gündeme gelmiştir.
Kent ailesinde eş seçimi genellikle bireysel tercihlere bırakılmış, toplumsal baskı ve törelerin gücü azalmıştır.
Buraya kadarki açıklamalarda görüldüğü gibi aileler büyüklükleri, yönetim şekilleri ve yerleşim yerlerine göre farklı özellikler göstermektedir. Ülkemizde aile yapıları açısından dikkate değer bir çeşitlilik vardır. Ancak Türk aile yapısına ilişkin belgeler ve araştırma sonuçları bu çeşitliliğe rağmen Türk ailesinin temel karakteristiklerini koruduğunu ortaya koymaktadır.
– Çekirdek aile yapısı
– Tek eşle evlilik
– Farklı derecelerde de olsa baba otoritesi
– Güçlü aile bağlan ve akrabalık ilişkileri
– Yardımlaşma ve dayanışma geleneği Türk ailesinin tarih boyunca korunan temel özellikleridir.
– Çekirdek aile yapısı
– Tek eşle evlilik
– Farklı derecelerde de olsa baba otoritesi
– Güçlü aile bağlan ve akrabalık ilişkileri
– Yardımlaşma ve dayanışma geleneği Türk ailesinin tarih boyunca korunan temel özellikleridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder